İsveç çeliğinin çok sağlam olduğunu biliyoruz. Peki bu çeliğin diğer çeliklerden ne gibi farkı var? Volvo’nun da araçlarında kullandığı bu çeliğin doğal olarak bazı avantajları var.
“Dünya üzerine en sağlam arabaları üreten marka hangisi?” diye sorsak pek çoğunuzun “Volvo” diyeceğini biliyoruz. Bu konuda haksız da sayılmazsınız; zira Volvo, kazaları engellemenin dışında bir kaza anında içerideki insanı hayatta tutmak için çok özel şartlarda üretiliyor.
Volvo’nun, insan güvenliğini artırmak için uyguladığı pek çok çalışma var ancak firmanın bu konuda elini en fazla güçlendiren şey, kullandıkları çeliğin kalitesinde yatıyor. Volvo, İsveç’te kurulmuş ve günümüzde bir Çinli firmanın elinde olsa da İsveç’te üretime devam eden bir firma. İsveç’in ise çelik üretiminde diğer ülkelere göre bazı avantajları bulunuyor.
Diğer çeliklere göre daha güçlü olan İsveç çeliğini bu kadar farklı kılan şey ne?
Çelik, demir cevherinden üretilen ve son derece güçlü olan bir madde. Bu noktada İsveç çeliğinin fark yarattığı iki önemli nokta var. İsveçliler, demir cevherini iyi işleyebilen toplumlardan. 13. yüzyıla kadar uzanan demir-çelik üretimi deneyimine sahip İsveçlilerin bu konudaki en büyük avantajı ise ülkelerinden çıkan demirin zengin bir karışıma sahip olmasında yatıyor.
Volvo’nun sağlamlığının ardında yatan cevher: İsveç demir cevher yatakları
İsveç demir cevheri yatakları, çeliği doğal bir alaşım haline getiren bazı metal cevherlerini de içerir. Başta vanadyum (V) olmak üzere pek çok cevherin küçük yüzdesi çeliğe yüksek gerilme mukavemeti kazandırıyor. Bu da sert darbelerde kırılmasını engelleyip daha sert olmasını sağlayan özel bir çelik üretimine izin veriyor.
İsveç çeliğinin ısıtılma şekli de daha farklı.
Dünyadaki çelik üretiminin çok büyük bir kısmı “açık ocak” olarak ifade edilen ve demirlerin çok yüksek sıcaklıklar uygulanarak çeliğe dönüştürülmesiyle oluşur. Bu yöntem, çeliği daha sağlam ancak daha kırılgan yapar.
İsveç’te ise “elektrik ark ocağı” kullanılıyor. Bu sistemde metal, küçük partiler halinde daha düşük sıcaklıklarda ısıtılıyor. Bu da İsveç çeliğinin “açık ocak” yöntemi kadar güçlü olmasa da daha esnek ve daha yumuşak olmasını sağlıyor. Aslında bu esneklik, maddeye daha çok güç kazandırmış oluyor.
Bunun sonucunda karşımıza daha dayanıklı otomobiller çıkıyor.
İsveç çeliğinin tek kullanım alanı elbette otomobiller değil. İnşaat gibi pek çok sektörde de İsveç çeliğinin tercih edildiğini görüyoruz. Ancak konu yaşam olduğunda Volvo’nun, İsveç çeliği ile iyi işler başardığını görüyoruz.
Hatta Volvo’nun bu noktada kendini daha fazla geliştirmeye çalıştığını da görüyoruz. Şirketin bu çelik alaşımının içerisine bor eklediği ve yapısal sağlamlığı daha da fazla artırdığı biliniyor.
