BYD, bir zamanlar telefon bataryası üreticisi olarak bilinirken, nasıl oldu da Tesla’ya kafa tutan bir elektrikli araç devine dönüştü, gelin birlikte göz atalım.
Modern çağın bir peri masalı gibi anlatılabilecek bu hikâyede; Çin’in en yoksul bölgelerinden birinde yetim bir çocuk, dünyanın önde gelen elektrikli araç üreticisi hâline geliyor. Film gibi görünse de bu başarı hikâyesi, Wang Chuanfu‘ya ait.
Kurduğu BYD’nin araçları şu anda 60’tan fazla ülkede satışta; BYD, geçen yıl Amerikan rakibinden 42.000 araç daha fazla satarak Tesla’yı geride bıraktı ve dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi ünvanını elde etti.
Öncelikle Wang Chuanfu’yu yakından tanıyalım.
1966 yılının Nisan ayında Çin’in Anhui eyaletinde fakir bir çiftçi ailesinin çocuğu olarak doğan Chuanfu, liseye giderken ebeveynleri öldüğü için abisi ve ablası tarafından büyütüldü.
Liseden sonra Merkezî Güney Endüstri Üniversitesinde metalurjik fizikokimya okuyabilmek için burs kazandı ve 1987 yılında mezun oldu. Ardından 1990 yılında Pekin Demir Dışı Metal Genel Araştırma Enstitüsünden yüksek lisans derecesi aldı.
Birkaç yıl devlet araştırmacısı olarak çalıştıktan sonra, Chuanfu 1995 yılında özel sektöre geçerek Shenzhen dışında kuzeni Lu Xiangyang ile birlikte bir cep telefonu batarya üretim şirketi kurdu ve ona BYD Company adını verdiler.
Şirket, başlangıçta 300.000 dolar sermaye ile kuruldu. Chuanfu, o dönemde şirketin adının herhangi bir şeyi temsil etmediğini söylese bile, bugünlerde “Hayallerini İnşa Et” anlamına geldiğini biliyoruz.
Doğru stratejileri sayesinde, cep telefonu bataryalarında kısa sürede başarıya ulaştılar.
Başlangıçta şirketin stratejisi oldukça basitti: başarılı ürünleri taklit etmek ve maliyetleri mümkün olduğunca düşük tutmak. Japonya’daki sermaye yoğun ve yüksek derecede otomatikleşmiş süreçlere karşın, BYD kısa vadeli sözleşmelerle büyük bir iş gücü istihdam etti.
Ayrıca üretimde ihtiyaç duydukları önemli makineleri kendi bünyelerinde üreterek Japon rakiplerine göre birim maliyetlerinde önemli bir düşüş sağladılar.
2000 yılında Motorola’ya, 2002 yılında ise Nokia’ya batarya tedarik etmeye başladılar. Temmuz 2002’de ise BYD Company, dünya çapındaki üretimin %65’ini oluşturarak önde gelen NiCd batarya üreticisi hâline geldi.
Sonraki 7 yıl içinde, NiMH bataryaların ikinci büyük üreticisi ve Li-ion bataryaların üçüncü büyük üreticisi olarak pozisyonunu sağlamlaştırdı.
Tesla’nın korkulu rüyasının doğuşu: BYD Auto.
2000’li yılların başında, Çin hükûmeti yenilenebilir enerji üretimine önem verdiği için sübvansiyon ve vergi kolaylıkları sağlamaya başladı.
Bu dönem, BYD için çok uygun bir zamanlamaydı çünkü ürettikleri bataryaları elektrikli otomobillerde kullanabilirdi. 2003 yılında Chuanfu’nun, Tsinchuan Automobile’ı satın almasıyla BYD Auto kuruldu.
Başlangıçta, BYD Auto, hazır bir model olan Flyer’ı üretmeye devam etti ancak 2005 yılında kendi tasarladığı ilk model olan F3‘ü piyasaya sürdü. Bu model, Toyota Corolla‘ya benzerlik gösteriyordu ancak çok daha uygun maliyetliydi.
İlk yıllarda tamamen elektrikli araçlar üretmeyen BYD, 2000’lerin sonlarına doğru BYD F3DM ve ilerleyen yıllarda BYD M3 DM modelleri ile hibrit araç üretimine geçerek büyük bir satış başarısı elde etti.
Stratejilerinin odak noktası, modellerinin yabancı rakiplere göre daha uygun fiyatlı olması ve aynı zamanda Çinli rakiplerine göre daha kaliteli olmasıydı. Bu strateji, 2003 yılında 20.000 Flyer üretiminden 2010 yılında yarım milyon araç üretimine kadar büyümelerini sağladı.
Kontrolsüz büyümenin başlangıcı Warren Buffett’ın keşfiyle başlıyor.
2000’li yılların sonlarında, Warren Buffett, Çin’deki otomobil talebindeki büyüme fırsatını değerlendirmek istiyordu. İş ortağı Charlie Munger’ın tavsiyesi üzerine gözünü BYD’ye çevirdi.
Munger, Chuanfu’ya atıfta bulunarak Buffett’a şunları söyledi: “Bu adam, Thomas Edison ve Jack Welch’in birleşimi; teknik problemleri çözmede Edison gibi ve yapması gerekenleri tamamlamada Welch gibi bir şey. Buna benzer bir şeyi hiç görmemiştim.” dedi.
Chuanfu, operasyonlarını tanıttığı sırada yatırımcıları etkilemek ve bataryaların ne kadar temiz olduğunu vurgulamak amacıyla bir miktar batarya sıvısı içti.
Bu etkileyici hamle işe yaramış olacak ki Berkshire Hathaway, BYD’nin %25’ini satın almak istedi. Ancak şirketin büyük bir bölümünü satmakta isteksiz olan Chuanfu, bu teklifi reddetti.
Chuanfu’nun bu prensipli yaklaşımını olumlu değerlendiren Berkshire Hathaway, BYD’ye 230 milyon dolar yatırım yaptı. Bu yatırımdan önce iç pazara odaklanan şirket, dünya genelindeki yatırımcıların dikkatini çekti ve şirketin yeni pazarlara açılmasını ve büyümesini hızlandırdı. BYD, 2009 yılında 5,1 milyar dolar değer kazandı ve Chuanfu, ilk kez Forbes Çin’in en zenginleri listesinin başında yer aldı.
Gelir kapıları, her koşula adapte olabilme yetenekleri sayesinde hiçbir zaman kapanmadı.
Bazı dönemlerde, satışlarda düşüş yaşansa bile BYD, işleri tekrar rayına oturtmayı başardı. Çin’in Shenzhen ve Hunan şehirlerinden toplu taşıma sözleşmeleri imzaladı; ayrıca Amsterdam, Frankfurt ve Los Angeles ile anlaşmalar yaptı.
BYD günümüzde dünya genelinde 50.000’den fazla elektrikli otobüsün üreticisi konumunda ve Amerika’da yollarda veya üretimde olan 1.000’den fazla aracı bulunmaktadır.
California’da ise büyük bir fabrikaları var ve bu fabrikada otobüslerin yanı sıra kamyon ve forklift gibi diğer araçları üretmekteler.
BYD, Çin’de araç üretip oradan modellerini diğer ülkelere taşımanın mantıklı olmadığının da farkında. Bu nedenle firma, Avrupa’daki ilk üretim tesisini Macaristan’da açacağını geçtiğimiz ay açıkladı.
Pandeminin başladığı dönemlerde birçok marka, tedarik zinciri sorunları yaşarken BYD bu sorundan rahatlıkla kaçınarak bu durumu avantajına çevirebildi.
Ayrıca pandemi sırasında maskeler üretmeye başlayan ilk Çinli firmalardan biri oldu ve birkaç ay içinde dünyanın en büyük üreticisi hâline geldi.
Tesla ile rekabetin başlangıcı ve sonucu.
Tesla CEO’su Elon Musk, 2011’de Bloomberg’de yapılan röportaj sırasında BYD hakkında düşünceleri sorulduğunda alaycı bir şekilde “Arabalarını hiç gördün mü?” diyerek gülmüştür.
BYD’nin Tesla’nın tahtını devralması ve dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi olmasıyla birlikte, muhtemelen artık Elon Musk alay etmiyordur.
That was many years ago. Their cars are highly competitive these days.
— Elon Musk (@elonmusk) May 27, 2023
Hatta 2023’ün başlarında kendisine bu röportaj gösterildiğinde “O çok yıllar önceydi. Şu günlerde arabaları son derece rekabetçi” yorumunu yaptı.
Bugün BYD’nin değeri yaklaşık 78 milyar dolar; bu, Tesla’nın piyasa değerinin sadece %10’u kadar olsa bile, şirket bugünkü konumunu korumak ve ileriye götürebilmek için çalışmaları devam ediyor.
Uzmanların söylediğine göre BYD hâlâ maksimum potansiyeline ulaşmış değil. Önümüzdeki birkaç yıl içinde BYD’nin büyümesi aynı hızla ilerleyebilecek mi, bunu zaman gösterecek.